SULAMA SUYUNDA TUZLULUK
Tuz içeriğinin fazlalığı, sulama için kullanılan sularla ilgili en büyük endişelerden biridir. Suda ve toprakta bulunan yüksek tuz konsantrasyonu mahsul verimini olumsuz yönde etkileyecek, araziyi bozacak ve yeraltı sularını kirletecektir.
Düşük, orta, yüksek ve çok yüksek tuzluluk tehlike kategorileri geneldir. Düşük, orta, yüksek ve çok yüksek olarak sınıflandırılan sodyum tehlikesi şu şekilde tanımlanır:
- Düşük – geçirgenlik sorunu yoktur.
- Orta – toprakların kil bakımından yüksek olduğu ve EC W’nin yüksek veya çok yüksek olduğu durumlar dışında, genellikle geçirgenlik sorunları beklenmez.
- Yüksek – olası geçirgenlik sorunları. Liç gereksinimi karşılanırsa kumlu topraklarda su kullanılabilir. Topraklar kumlu veya silt-tın ise alçıtaşı veya elementel kükürt gerekebilir. Tuzluluk ve sodik koşulları izlemek için toprak yıllık olarak test edilmelidir.
- Çok yüksek – Ciddi geçirgenlik sorunları bekleniyor. Topraklar, jips veya elemental kükürt uygulaması gerektirecek ve üretkenliği korumak için iyi kalitede su ile yıkanacaktır. Tuzluluk ve sodalı koşulları izlemek için topraklar yıllık olarak test edilmelidir.
Yüksek tuz içeriğine sahip sulama için suyun yeniden kullanımının uygunluğu aşağıdaki faktörlere bağlıdır:
- Mahsul tipinin tuz toleransı
- Sulanan toprağın özellikleri
- İklim koşulları. Sulama suyunun kalitesi, yüksek buharlaşma oranlarından etkilenen ve toprakta yüksek konsantrasyonlarda tuz birikmesine neden olan kurak alanlarda önemli bir rol oynar.
- Toprak ve su yönetimi uygulamaları
Genel olarak, sulama amacıyla suyun yeniden kullanımı, düşük ila orta tuzluluk seviyesine (yani, 0,6 ila 1,7 dS/m elektrik iletkenliği) sahip olmalıdır.
Deniz suyunun sızmasının, sulamada kullanılmak üzere kuyulardan pompalanan suda yüksek tuzluluk riski oluşturduğu kıyı bölgelerine özel dikkat gösterilmelidir. Örneğin İspanya’da yeraltı su kaynaklarının tarım için aşırı kullanımı su tablasını düşürdü ve sonuç olarak kıyı şeridine deniz suyu girmesine neden oldu.
Orta derecede tuz içeriğine sahip tuzluluk, orta derecede liç meydana gelirse kullanılabilir.
Sulama için yüksek tuzlu (ECi>1.5) ve sodyumlu (SAR>6) su kullanılmamalıdır. Bununla birlikte, su sıkıntısı olan bazı yerlerde, diğer kaynaklara ek olarak yüksek tuzluluk konsantrasyonuna sahip su kullanılır ve bu nedenle iyi bir yönetim ve kontrol şarttır ve bitkilerin tuz toleransı dikkate alınmalıdır.
Çok yüksek tuzlulukta su kullanılıyorsa (aşırı su kıtlığı durumları), toprak geçirgen olmalı, drenaj yeterli olmalı, önemli ölçüde yıkanma sağlamak için fazla su uygulanmalı ve tuza dayanıklı ürünler seçilmelidir.
Gerçek tehlike! Sulanan toplam arazinin %21’inin tuzdan zarar gördüğü tahmin edilmektedir. Bir çiftçi, tipik olarak, hektar bir ürüne yılda 10.000 ton sulama suyu uygularsa, o toprağa her yıl 2 ila 5 ton arasında tuz eklenecektir. Bu tuzlar dışarı atılmadıkça, yıllar veya on yıllar boyunca çok büyük miktarlar birikebilir.
Farklı mahsullerin tuz toleransı
Sulama için kullanılan suyun tuzluluk içeriği ile ilgili olarak farklı mahsullerin verimi, mahsulün türüne, toprağa ve çevre koşullarına bağlıdır. Tuzluluktan kaynaklanan yaralanmanın en belirgin belirtileri, mahsul büyümesinin azalması ve verim kaybıdır. Mahsuller, verimde ölçülebilir bir kayıp (tuzluluk eşiği) olmaksızın belirli seviyelere kadar tuzluluğu tolere edebilir. Tuzluluk seviyesi eşikten büyük olduğunda, tuzluluk arttıkça mahsul verimi doğrusal olarak azalır.
Tuzlu veya Sodik Su ile Sulama için Yönetim Uygulamaları
Aşağıdaki değerlendirme geçerli olmalıdır:
– Yeterli dahili drenaj. Bu önlemin amacı, kök bölgesinde suyun serbest hareketini önlemektir.
Belirli mahsuller için tolerans seviyelerine bağlı olarak uygun yıkama gerekliliği, tuz birikimini önlemek için uygulanmalıdır. Örneğin, doğal drenaj yeterli değilse, bir drenaj sistemi kurulmalıdır.
– Toprakta daha yüksek su mevcudiyeti. Yüksek tuz konsantrasyonlarında, bitkiler normalde mevcut olan tüm suyu emmeyecektir.
– SAR ve tuzluluk kontrollerinin uygun yönetimi ve kontrolü. SAR’ı güvenli bir değere düşürmek için alçıtaşı (kalsiyum sülfat) gibi çözünür kalsiyum ekleyin. Her 1 ila 2 yılda bir tuzlu-alkali toprak testleri ile tuz ve sodyumun izlenmesi.
Feyza YALÇIN
Kimyager
KAYNAKLAR