SOLUNABİLİR TOZ

Solunabilir Toz MaruziyetiSolunabilir toz tanımı Tozla Mücadele Yönetmeliği içerisinde ‘Aerodinamik eşdeğer çapı 0,1–5,0 mikron büyüklüğünde kristal veya amorf yapıda toz ile çapı 3 mikrondan küçük, uzunluğu çapının en az üç katı olan lifsi tozlar’ şeklinde geçmektedir. NİOSH ise; solunabilecek ve akciğerlerde kalacak kadar küçük 10 mikrondan küçük toz parçacıklarını ‘solunabilir toz’ olarak tanımlar.

Çoğu kaynağa göre 10 mikronun altı toz için tehlike sınırıdır. Bu orandan büyük tozlar vücudun savunma mekanizmaları (tüyler vs.) bir şekilde engellenebilir ama 10 mikrondan daha küçük tozlar ciddi bir sağlık riski teşkil eder. Çünkü bu tozlar her nefes alışta bronş ve bronşiolleri bile geçerek akciğer alveollerine kadar ulaşarak bunların yüzeylerine yapışırlar. Zaten büyük tozlar bir süre sonra yere düşerken küçük tozlar her daim havada asılı kalır ve Brownian hareketler yaparlar, dolayısıyla solunum yüksekliğinde bulunma olasılıkları da fazladır. Miktarca az ise vücut ifrazatı ile dışarı atılma ihtimali de yüksektir ama miktarca da çoksalar tehlike büyük demektir. Bu tehlike genelde çeşitli akciğer hastalıkları ve ne yazık ki bunlara bağlı ölümlerdir.

1958 Genevre konferansında havada asılı kalan tozlar yüzünden meydana gelen akciğer hastalıkları genel olarak ‘Pnömokonyoz’ başlığı altında toplanmıştır. Yani aslında pnömokonyoz için; akciğerlerde inorganik toz birikmesi hastalığı da diyebiliriz. Tabi bu biriken tozun cinsine ve birikme şekline bağlı olarak çeşitli alt dallara ayılır. Silikozis, asbestoz vs. gibi…

Türk Toraks Derneği’ ne göre; Pnömokonyoz riski taşıyan işlerde çalışanlarda bu hastalığın görülme sıklığı %1 ile %50 arasındadır. Bu fark toz kontrol önlemlerinin alınma durumundan kaynaklanmaktadır. Kapalı ve havalandırması iyi olmayan yerlerde toz yapıcı işlerle uğraşanların pnömokonyoza yakalanma ihtimali ne yazık ki çok yüksektir. Pnömokonyozlar maluliyet, tazminat incelemesine tabi tutulan resmi mesleki solunum hastalıklarının yarısını oluştururlar.

Hiçbir ilaç ve tedavi akciğerlere verilen bu zararı tersine çeviremez, bu nedenle en başta önleme şarttır. Hasta olduktan sonra bu tedavinin amacı semptomları azaltmak ve komplikasyonları önlemektir sadece.

 

Feyza YALÇIN
Kimyager

Kaynak:

www.maden.org

www.toraks.org.tr

www.resmigazete.com


Adresimiz

Ali Kuşçu Mahallesi, Yavuz Selim Caddesi, No: 50, Fatih/İstanbul

İletişim Bilgilerimiz


+90 212 621 23 40+90 212 621 23 59info@haliccevre.com

Sosyal Medya Hesaplarımız


Merhaba
1
Merhaba
Mesajınıza hafta içi 07:30 - 17:00 saatleri arasında dönüş yapılacaktır.