SÜRDÜRÜLEBİLİR EKONOMİ
Günümüzde dünya ekonomisi, çevresel tahribatın doğal bir sonucu olarak ortaya çıkan küresel ısınma ve iklim değişikliği riskine karşı sürdürülebilir bir ekonomiyi ve yaşamı yeniden oluşturma arayışı içindedir. Bu bağlamda gelecek kuşakların ihtiyaçlarını karşılayabilmek odağından uzaklaşmadan günümüz kuşaklarının ihtiyaçlarını karşılayabilme kavramı olarak “sürdürülebilir kalkınma”, 20. yüzyıl sonlarına doğru dünya gündemine girmiş ve 1990’lı yıllarda imzalanan uluslararası antlaşmalarla küresel bir uygulama planı haline gelmiştir. Geleceği de sahiplenen bu kalkınma modeli herkesin temel ihtiyaçları ile daha iyi bir hayata ilişkin beklentilerinin karşılanmasını sağlarken gelecek nesillere de bu imkânların sağlanmasına yönelik ortak bir hedeftir. Bu nedenle sürdürülebilir kalkınma, doğal kaynakların daha etkin kullanımı ve gelecekte daha güvenli bir yaşamı kurmak için çok önemli bir adımı ifade etmektedir.
Son dönemde yaşanan ekonomik krizler, iklim değişikliği gibi önemli çevresel ve ekonomik problemler, sürdürülebilir kalkınma çerçevesi altında yeşil büyüme, yeşil ekonomi, düşük karbonlu ekonomi, sürdürülebilir üretim ve tüketim gibi kavramları ortaya çıkarmıştır. Uluslararası örgütler “Yeşil Büyüme” kavramı çevresel iyileştirmelere katkı sağlayan mal ve hizmetlerin yatırım ve tüketimini önceliklendiren bir anlayış olarak tanımlamaktadır. Yeşil Büyüme ve onun iktisadi çerçevesini oluşturan Yeşil Yeni Düzen, dünya genelinde bütün ekonomik faaliyetlerin çevresel amaçlarla yeniden tasarlanması gerektiğini savunur.
Sabancı Üniversitesi’nden Prof. Dr. Selim Çetiner’in Aralık 2011 tarihinde yayınlanan makalesinde Sürdürülebilir Kalkınma kavramını üç temele dayandırıyor;
-Ekonomik Büyüme
-Çevresel Kalkınma
-Toplumsal Gelişim
Yandaki şekilde yer alan üç kavram birbiri ile çelişmese dahi rekabet içinde oldukları açık olarak görünüyor. Bunların hepsini belli bir denge içerisinde yürütüp üstüne bir de kalkınmayı sağlayabilmek oldukça çetin bir görev, ancak imkânsız değil. Son yıllarda çevresel-yeşil bilinç artmış olduğu açıkça görülmekte. Bankalar, Holdingler dahi reklamlarında ne kadar yeşil oldukları üzerinde duruyorlar. Bu gelişmeler oldukça sevindiricidir.
Dünya bu zorlu görev için Binyıl Kalkınma Hedefleri belirlemiş, konferanslar düzenlemeye devam etmektedir. Bu konferansların sonuncusu ise 27 Eylül 2015 tarihinde, New York’da, 17 hedef ve 169 alt hedef olarak “Gündem 2030: BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (SKH)” kabul edilmiştir. 2030 yılı Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ile yeni bir küresel kalkınma çerçevesi çizerek sürdürülebilir şehirler, iklim değişikliği, kuraklıkla mücadele, biyoçeşitliliğin korunması gibi çevre konuları sürdürülebilir kalkınma gündemine alınmıştır.
Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinde yer alan 6, 11, 13, 14 ve 15 numaralı hedefler sırasıyla;
SKH 6: Suyun ve sıhhi koşulların erişilebilirliği ve sürdürülebilir yönetiminin güvence altına alınmasını;
SKH 11: Şehirlerin kapsayıcı, güvenli ve sürdürülebilir yapılandırılmasını;
SKH 13: İklim değişikliği ve etkileriyle mücadele için acilen eyleme geçilmesini;
SKH 14: Okyanuslar, denizler ve su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir kullanımını;
SKH 15: Kara ekosistemlerinin korunmasını, iyileştirilmesini ve sürdürülebilir kullanımının teşvik edilmesini, sürdürülebilir orman yönetimini, çölleşmeyle mücadeleyi, arazi bozulumunun durdurulmasını ve geriye çevrilmesini, biyolojik çeşitlilik kaybının durdurulmasını öngörmektedir.
Yeşil Büyüme; Sürdürülebilir Kalkınmanın yol haritası niteliğindedir. Bunun için de, gerek küresel düzeyde, gerekse de tek tek ülkeler düzeyinde mali politikaların çevreyi önceleyen bir bakış açısıyla yeniden ele alınması gerekmektedir. Çevreci yatırımlarla sağlanacak faydaların daha net ortaya konulması ile öncelikle insanların genel isteksizliğinin giderilmesi, gelecek nesillere dair endişelerinin azaltılması amaçlanmaktadır.
Yeşil Büyüme, sürdürülebilir üretim tüketim, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kullanımı ile yeni iş imkânlarının doğması ile istihdam artırılacak, artırılan istihdam ise sürdürülebilir kalkınmaya ve çevreye faydalı olurken insanları ise çevreye yarar sağlayarak kazanç elde etmiş olduğu verimli bireylere dönüştürmüş olacaktır.
Büşra ÖZTÜRK
Uzman Biyolog
KAYNAK:
http://www.surdurulebilirkalkinma.gov.tr/temel-tanimlar/
https://www.researchgate.net/publication/299355568_Surdurulebilir_Kalkinma_Icin_Yesil_Ekonomi_Dusuncesi_Ve_Mali_Politikalar
https://research.sabanciuniv.edu/20587/1/Ye%C5%9Fil_Ekonomi,_S%C3%BCrd%C3%BCr%C3%BClebilir_Kalk%C4%B1nma_vs….pdf
http://dspace.balikesir.edu.tr/xmlui/handle/20.500.12462/3954
http://www.uysad.com/FileUpload/as907385/File/3-maksut_abdiraimov_surdurulebilir_gelisme_yaklasiminda_yesil_ekonominin_onemi.pdf
https://www.mfa.gov.tr/surdurulebilir-kalkinma.tr.mfa#:~:text=3%2D14%20Haziran%201992%20tarihleri,a%C3%A7%C4%B1s%C4%B1ndan%20%C3%B6nemli%20bir%20ad%C4%B1m%20olmu%C5%9Ftur